27 Şubat 2013 Çarşamba

Yine, Yeni, Yeniden, İnsana ve İnsanca...

Değerli arkadaşlar,

Neredeyse 4 sene olmuş bloguma yazmayalı, tahmin edersiniz ki bu süre içerisinde birçok mail aldım: "Neden yazmıyorsun", "Sen gittin komedi bitti", "Artık blogspot'un tadı kaçtı" minvalinde. Artık bunaldım, itiraf edeyim çoğunu da spam olarak işaretledim. Çünkü ben writer's block denilen bir döneme girmiştim ve küçük bir otel odasında alkol içiyordum.

Bu süre içerisinde ekmek fiyatından içişleri bakanına kadar çok geniş bir yelpazede devasa değişimler yaşandı. Gelişmekte olan Türkiye'nin yakaladığı devinim ve siyasi istikrar diyalektiği uluslararası güçler arasındaki yerimizi perçinledi.

Ben de değiştim.. Çünkü insan da değişir, devinir ve dönüşür.. İnsanı, insana, insanca ve insanla anlatmak gerekir.. Çünkü adam anlamaz, adam mal..

Tam emin olmamakla birlikte, bu süre içerisinde, blogspot'un atıl bir yer haline geldiği konusunda bazı endişelerim var. Ama "60" twitter takipçime güvenerek rahatlıkla söyleyebilirim ki, hiçbir zaman popüler olma, pohpohlanma, spotların altında olma derdim olmadı.. Ben hep insanı ve fedakarlığı hayatımın ağırlık merkezine yerleştirdim...

Daha uzun uzun konuşuruz zaten, bu bir veda değil çünkü, bir "Merhaba", sıcak ve tatlı esintili bir selamlama...

Aklıma 140 karakterle ifade edemeyeceğim bir şey gelirse yazmayı planlıyorum. Sizin canınız sağolsun

Hiç yorum yok: